Edirne Müzesi
Edirne’de 1925 ve 1936 yıllarında kurulan iki müze, 1954 yılında tek bir müdürlük konumuna getirilmiş olup müdür olarak Muzaffer Batur görevlendirilmiştir. Her iki müzenin de tek bir müdürlük çatısı altından toplanmasının ardından bazı kısa tanıtım yazıları yazılmışsa da 1966 yılına kadar bir durgunluk dönemi yaşanmıştır. Bu yıldan itibaren eserlerin artmasıyla birlikte yeni bir binanın inşası programa alınmıştır. Anadolu’nun birçok ilinde uygulanan Y. Mimar İhsan Kıyığı’nın hazırladığı standart plan doğrultusundaki yeni müze binasının Selimiye Cami’nin arkasındaki alanda yapılması kararlaştırılmıştır. İnşaat süreci duraklamaların ardından yetmişli yılların başlarında tamamlanmıştır. Bu süreçte Etnografya Müzesi olarak kullanılan yapı da yenilenmiş ve sergilenmesi tekrar düzenlenmiştir. Söz konusu müze 1971 yılına geldiğimizde, Edirne gibi Osmanlı Devleti’nin başkentliğini yapan İstanbul ve Bursa kentlerinde örneklerini gördüğümüz Türk-İslam Eserleri müzesi adıyla açılmış olup Selimiye Cami’nin arkasında inşası tamamlanan bina da Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi adıyla ziyarete açılmıştır.
Arkeolojik ve etnografik eserleri barındıran müzenin arkeoloji bölümünde; bahçede Roma dönemine ait lahitler, dolmen ve Menhirler ve hemen arkasında Osmanlı Dönemi’ne ait mezar taşları sergilenmektedir. Bahçede ayrıca, Helenistik, Roma ve Doğu Roma dönemlerine ait sütun başlıkları, heykeller ve Osmanlı Dönemine ait su kültürü ile ilgili olan Edirne’nin balıklı havuzları ve kuşlukları sergilenmektedir. Bunların dışında Arkeoloji bölümünde sergileme Paleontolojik döneme ait fosillerle başlar. Edirne ve yakın çevresinde bulunan, 3. zaman sonuna ait gergedan ve at türünden hayvanların defans, çene kemiği, diş ve omurlarına ait parçalar bulunmaktadır. Ayrıca günümüzden 30 milyon yıl önce Miyosen Döneme ait fosiller ile diğer deniz hayvanları fosilleri de burada sergilenmektedir.
Arkeolojik buluntular, Enez Hocaçeşme Höyüğü’nde bulunan Orta Neolitik - İlk Kalkolitik Döneme ait (günümüzden 7300 - 7400 yıl önce) taş, kemik ve pişmiş toprak buluntularla başlamaktadır. Müzenin bahçesinde sergilenen Hacılar Dolmeni kazısında bulunan eserler, Lalapaşa Arpalık Dolmeni ve Taşlıcabayır Tümülüs’ü kurtarma kazılarında bulunan törensel kaplar; MÖ 1400-800 yıllarında Son Tunç - Demir Çağı başlarına ait kültürün belgeleri olarak sergilenmektedir. Mermer heykeller ve steller arasında bölgenin yerli halkı olan Traklara ait tanrılaştırılmış Trak Süvarisi tasvirli mezar stelleri müzede sergilenen bölgesel eserlerdendir.
İlk çağlarda Balkanları, Andolu ve Egeye bağlayan kara, deniz ve nehir yollarının kesiştikleri zorunlu geçiş yolu üzerinde kurulmuş önemli bir liman şehri olan Enez’de 1971-72 yıllarından beri devam eden kazı ve araştırmalar, bölgenin Neolitik Çağ’dan günümüze kadar gelişimini göstermektedir. Müzenin önemli bölümünü oluşturan Enez kazısı buluntuları arasında figürlü amphoralar, pişmiş toprak heykelcikler ve seramik eserler, mermer heykel parçaları, steller, çeşitli takılar ve bunlar gibi değerli eserler sergilenmektedir.
Kapıkule, İpsala ve diğer sınır kapılarından ele geçirilen bölge eserleri dışında Anadolu uygarlıklarına ait çeşitli eserler de müzede sergilenmektedir. Takılar, pişmiş toprak ve cam eserlerin yanı sıra, heykel ve steller ile sikkeler dönemlerine ait vitrinlerde sergilenmektedir.
Yaklaşık bir asır boyunca Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yapan Edirne, XVII. yüzyılda önemli kentlerden biri olarak bilinmekte olup etnografik eserlerin sergilemesinde bu özgün kültürün yansımaları görülmektedir. Gelin odasında bulunan halılar, işlemeler, Edirnekari yüklükler devrin sanat değeri yüksek değerli eserleridir. Salonda sergilenen tombak ibrikler, buhurdanlıklar, gülabdanlar dikkati çekmektedir. Balkanlara has yöresel kıyafetler kentin etnografik kimliğine ışık tutacak niteliktedir. Hat sanatının değişik örnekleriyle temsil edildiği salonda ayrıca, Ulu Önder Atatürk’ün Edirne’ye yaptığı ziyaret sırasında kullandığı bazı özel eşyalar da sergilenmektedir. Sergileme, girişte halı-kilim galerisi ile başlar. Büyük salonda Edirnekâri yüklük, Edirne gelin odası, hamam köşesi, Edirne oturma odası, Şarköy kilimleri, Edirne evleri keten sıva örneği, çeşitli işleme ve kıyafetler ile takılar, oyalar, şahısların hediye ettiği eserler yer almaktadır. Gemi tasvirleriyle süslü ahşap sandık, fermanlar, hat levhaları ve Edirnekâri süsleme tekniğinin özgün örnekleri de bu bölümde sergilenen eserlerdendir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olarak ziyaretçilere ev sahipliği yapmaktadır.
Adres : Meydan Mahallesi, Kadirpaşa Mektep Sokak, No: 7.
Telefon : (0284) 225 11 20
E-Mail : edirnemuzesi@ktb.gov.tr
Ziyaret Günleri : Haftanın 7 Günü Ziyarete Açıktır.
Ziyaret Saatleri: Yaz (15 Haziran-15 Eylül) 09:00-19:00
Kış (16 Eylül-14 Haziran) 09:00-17:30
Ücret : Ücretli (18 yaş altı ve 65 yaş üstü ücretsiz)
MüzeKart : Geçerli.